Eğer çiftler birbirlerinin mizaç yapılarını bilmiyorlarsa; evlilikten
sonra onları eşleriyle ilgili “sürpriz bir değişim” bekliyor olabilir. Nitekim
evlenmeden önce birbirlerini tanıyabilmek için uzun yıllar birlikte olmuş
danışanlarımız dahi, evlendikten sonra eşlerinin çok değiştiğini
düşünebiliyorlar.
Evlilik, kişinin tüm yaşamını etkileyen önemli bir dönemeç olduğundan,
doğası gereği kişinin hayat standardı, alışkanlıkları ve davranışlarının da
değişmesine yol açabilir. Örneğin, eğer siz çok titiz ve düzenli biriyseniz,
evlenmeden önce eşiniz, ilginizi çekmek ya da ilgi ve sevginizi kaybetmemek
adına -aslında kendi mizaç tipinde düzenli olma özelliği bulunmamasına rağmen-
bu konuda özel bir çaba sarf ediyor olabilir. Hatta bunu sizi evliliğe ikna
etmek için değil de, flört döneminin heyecanı nedeniyle, hiç fark etmeden ve
doğal olarak yapıyor olabilir. Ancak evlendikten sonra flört döneminin heyecanı
bittiğinde, kendi mizaç tipinde olmayan bu özelliği sürdürmekte doğal olarak
zorlanabilir. Bu nedenle siz de onun zamanla değiştiğini düşünebilirsiniz. Oysa
bu durumda değişen; eşinizin “kendisi” ya da “mizaç özellikleri” değil,
yalnızca davranışlarıdır. Diğer yönden, eğer “düzenli olmak” eşinizin mizacında
varsa, bu özelliğin yaşam boyunca değişmeyeceğinden emin olabilirsiniz. Ancak
bu özelliği kişiliğinde, takıntılı ya da daha gevşek bir biçimde düzenli olma
davranışı şeklinde görebilirsiniz.
Dolayısıyla evlenmeden önce
eşlerinin mizaç yapısını bilen kişiler, onları hem doğuştan gelen ve değişmeyen
mizaç özellikleri, hem de değişebilen kişilik özellikleri ekseninde
tanıyabilir, dolayısıyla evliliklerini “ne çıkarsa bahtıma” tesadüfiliği yerine,
sağlam bir temel üzerine inşa edebilirler. (Aşk-ı Mizaç Syf: 30)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder